8 Aralık 2012 Cumartesi

BİR KADININ AŞKI...

Karımı 1998'in sonbaharında kaybettim... 

Yedi senelik evliliğimizin iki senesini kanser tedavisi için 
hastanelerde geçirmiştik. Karım, her evlilik yıldönümümüzde ikimizin 
fotoğrafını 
çerçeveler, "Bunlar bizim hayatımızın gölgeleri" derdi.. 
Öldüğünde, yedi tane resmimiz vardı. 

97'in bir gecesinde onu aldattım. Oysa ona sürekli onu ne kadar çok 
sevdiğimi ve sonsuza kadar sadık kalacağımı söylerdim. Ölmeden iki hafta 
önce yine aynı şeyi tekrarladım. Tuhaf bir gülümsemeyle baktı bana ve 
sadece: "Biliyorum" dedi. 

İzmir'e kar yağdığı gün, yani bir ay önce, evdeydim. 
Fotoğraflarımıza bakıyordum yine... Her çerçevenin altında bir harf 
olduğunu ilk 
kez o gün fark ettim. 

A. 

R. 

K. 

A. 

S. 

I. 

N. 

Gerisi için yılları yetmemişti. Ama sanırım "Arkasına bak" yazmaya filan 

niyetlenmişti. Hemen çerçevelerin arkasına baktım. Hiçbir şey yoktu. 
Sonra birşey dürttü beni, hepsini teker teker söktüm. 
İnanabiliyormusunuz, her birinin arkasından bir mektup çıktı! 
Geçirdiğimiz her sene için sevgi dolu sözler yazmıştı. 

1997'deki resmimizin içinden çıkan zarf ise simsiyahtı. Ve içinden şu 
sözler 
çıktı: "14 Mart 1997/Gözlerin bana başka birine dokunmuş gibi 
baktı/Söylemene gerek yok,biliyorum..." 

2002'deyiz. Onu kaybedeli 4,aldatalı 5 yıl oluyor. İçim acıyor şimdi. 
Çünkü kadınlar biliyor, hissediyor... ''

3 yorum:

nevban dedi ki...

Söylenecek tek şey, evet kadınlar biliyor ve hissediyor... ama inşaallah hiç bir kadın bu duruma düşürülmez

bahar006 dedi ki...

Yıllar önce itiraf.com da okumuştum bu hikayeyi, gerçek mi bilinmez...

huuuubakbi dedi ki...

ay..harika bir yazıydı...