Benim oğlan biraz asabi ve huysuz bir tip.Diğer kediler kadar sevilmekten pek hoşlanmıyor.Hatta evimize gelen bazı misafirlerden hoşlanmadığını da açıkça belli ediyor.Bakmayın bu kuzu gibi duruşa:))
Aha buyrun bakalım,az önceki kuzu nasıl bir anda kurda dönüştü:)) Acaba neye kızdı gene oğluş
Neyse ki keyfimiz yerine çabuk geliyor,yere uzanıp kendini germesine bayılıyorum.Ama asla bu pozisyonda karnına dokunmayınız,anında patiyi yersiniz.
Gelelim Behlül beyin evdeki mekanlarına,bu taşıma sepetinde yatmaya bayılıyor,en çok burda takılıyor arkadaş
Yeni evinin içine bir kez bile girmedi,sanırsam yaz geldi ya sadece terası kullanıyor:))
Arka balkonda bir dolabın üstü,manzara seyretsin diye kendisine tahsis edildi.
Yetmediiii bide rahat kıvrılsın diye koca koltuk da beyfendiye ait
Tüm bunlar da yetmezse gidip babamı taciz ediyor.Babamın gazete okuması imkansız hale gelene kadar sataşıyor adamcağıza
Evetttt dolapsız olmaz değilmi? Buyrun bakalım bu da erzak dolabı:))
Mamalar dökülmesin diye amerikan servisi bile oldu:))
Behlül ile ilgili en büyük sorunum aşırı eşelenmesi.Kapısı olan kapalı tuvaletine rağmen öyle bir eşeleniyorki balkonun her yanı kum oluyordu.Bende bir karton kutudan kendime göre bir çare buldum ve tuvaletin etrafına bahçe yaptım:)) Şimdi rahat ettim biraz
Son olarak kedi besleyen ve kum kullanan arkadaşlara bir tavsiyem olacak.Bu çiçek kokulu kum gerçekten harika.Mükemmel topaklaşma ve koku hapsetme özelliğinin yanı sıra kediniz eşelendikçe etrafa mis gibi çiçek kokuları yayılıyor ve dostlarımızın patileri misler gibi kokuyor
11 yorum:
Hiç sıkılmadım, keyifle ve ilgiyle okudum, yakışıklı Behlül'ün resimlerine baktım, karnına yumulasım mıncıklayasım geldi:))benimki de öyle huysuz tırmıklıyor:))kum konusunda sormayın Bücürük'ün de kum kabı balkonda hem de tren gibi uzun bir balkonumun ta en dışında ama yine de kumlar patileriyle odalara kadar nasıl geliyor anlamıyorum, bir sürü paspas koydum ama yok yine de geliyor..çiçek kokulu kumu güle güle kullansın Behlülcüm:)ben de mısır koçanından yapılmış bir kum duydum ama topaklanma olmadığından almadım yalnız daha doğalmış,sıvıyı emiyormuş bir ay sonra tamamen atıyormuşuz, topaklanan kumlardaki bentonit maddesi kedilerin ciğerlerine giriyor tüylerine yapışıyor diye okudum üzüldüm:(ne yapsam bilmiyorum benim kullandığım kum da harika topaklaşıyor o yüzden çok memnunum..hiç koku olmuyor ama belki o mısır koçanlarından olanı da bir denemek istiyorum..
ben de çok yazdım..başınızı ağrıttım:)Behlül'ü çok öptümm çok yakışıklısın Behlülllll:)))maşallah
Öncelikle zaman ayırıp okuduğunuz ve değerli yorumunuz için teşekkür etmek istiyorum.Bende çam ağacından yapılmış bir kum duymuştum,doğal diye ama açıkçası denemedim henüz.Ama diğer kumların zararını da şimdi duydum ve üzüldüm.Aslında onları eve alıp doğal ortamlarından ve topraktan uzaklaştırdığımız için zaman zaman üzüntü duyuyorum
:(( Bari bende bir ara o çam ağacından yapılmış olan kumu bir deneyeyim.Sevgilerimle,
Merhaba Gül Ablacım.. Behlül bey ciddi evi işgal altına almış..Bütün kalelerinizi zaptedmiş ve bütün tersanelerinize girmiş :D ..Şaka bir yana kendime bakımı konusunda güvenebilsem.. Behlül bana kendini sevdirdi çok şükür..Sanırım evini benim yaptığımı hissetti..Umarım rahat bir şekilde kullanabiliyorsunuzdur..Tabii beyimizi alışması biraz zaman alacak.. Görüşmek üzere SEVGİLER!
Miraycım çok teşekkür ederim canım benim.Sen o kadar tatlısınki benim huysuz kedim bile sevdi seni:)) Bu arada kökşkün terasını kullanıyor oğluş ama ben daha çok kullanıyorum.yatağımın baş ucuna aldım,kitabımı ve pc mi koydum hehe:)) süper süper
Ben teşekkür ediyorum çok sevdim blogunuzu, alışveriş etme konusundaki, yobazların gelmemesi konusundaki duyarlılığınız da çok hoşuma gitti:)
bu arada evet bu kum topaklaşması bizler için büyük kolaylık ama kedilerin sağlığı için zararlıysa işte bahçemiz yok bizim bahçe olsa ne güzel olur hem doğal hem de her akşam kum temizleme derdinden kurtuluruz:))galiba ben o mısır koçanı olanı deneyeceğim bakarsınız memnun kalırım, satıcı çocuk çok övdü, bildiğimiz mısır koçanlarını ufalamışlar sıvıyı süper emiyormuş ama tabii topak olayı yok..sonra atarım..tüylerine, patilerine hiç bulaşmıyormuş bulaşsa da doğal ya zarar vermez...aslında bahçem olmadığı için almamam gerekirdi üzülüyorum tırmanacak ağacı yok, çimenlerini saksıda yetiştiriyorum yani doğayı ne kadar özlüyordur kimbilir:(((hata yaptım ama sokakta görünce öyle minicik bebecik dayanamadım aldım...:))
Teşekkür ederim.Bende bloğunuzu zevkle takip ediyorum.Ateşli yazılarınızda kendimi buldum sanki:)) Ayrıca hayvansever olmanız da harika.Bakalım siz şu mısırlıyı bir deneyin bende çamlı olanı denerim.Artık ona göre uygun ve hijyenik olanı bulmaya çalışırız.bende behlülü bulduğumda annesinden ayrılmış,3-4 haftalık yavruydu.üstelik ağzına ciddi darbe almış ,dişleri kırılmış ve suratı yakılmıştı.yani aslında eve kapadım diye üzülüyorum ama behlülün bu dişsiz ve minik haliyle büyük ihtimal sokaklarda yaşama şansı olmazdı...bu arada blog başlığının altındaki bücürüğün minik resmine BİTTİMMMMMMMM
:)) Hep aynı durumdayız anlaşılan:)) Ben de tuvalet kabının altına örtü seriyoruz, kutu daha iyi fikir. Behlül'le babanın hallerine bayıldım:)
behlüle bayıldım benim de 2 prensesim var:) ev onların:) Ben koku olmasın diye silica kristal kum kullanıyorum mecbur apartmandakiler huysuz ödüm kopuyor şikayet edecekler diye:( memnunum,dağıtmıyorlar.Betonit kumları heryere döküyorlardı.bana
Sıkılmak ne kelime keyifle okudum ve o güzel fotoğraflarına büyük bir zevkle baktım.
Maşallah Behlül'e.
Bizde de durum farklı değil. Oyuncakları, tırmalama tahtaları, mama alanları, 2 ayrı tuvalet vs. Evin içinde ev:))))
Sevgiler.
Haydaaaaa şükür kavuşturana ben de nerede bu kız diye merak edip duruyordum. Soracak kimse de yok telefonu nu da kaybetmişim özürrr.:( Zeyneple de aramız kırgın olunca.... Neyse gördüğüme sevindim canım behlülü de öpüyorum burnundan sevgiler altınoluk'dan elif
elifcim face falanda girmiyorum eskisi gibi.sen nasılsın keyifler yerindemi.yazın belki gelicez k.kuyu ya o zaman görüşürük biz senle.neticede o kırgınlık bizim aramızda değil.sevgilerimle mucuksss
Yorum Gönder